Din – Din Günü

Din , baş eğmek, itaat etmek, hakkını almak, borç almak, hesaba çekmek, idare etmek gibi çeşitli anlamlara gelir. Allah insanı yaratıp yeryüzüne gönderdiği zaman ona hilafet görevini yüklemiştir. Bu görevini unutan ve çarpıtan insanlığa tarih boyunca birçok peygamber gönderilmiş ve görevi tekrar hatırlatılmıştır. Allah insanı en güzel şekilde yaratmış, eşyayı emrine vermiştir. Bunlar Allah'ın nimeti ve emanetidir. İnsan Allah’a karşı borçludur. İnsan Allah’ın ona verdiği nimetlere karşı şükredip diğer gerekleri yerine getirirse borcunu ödemiş olur. Borcunu ödemesi için Allah’ın çizdiği doğru yoldan gitmesi ve ona itaat etmesi gereklidir.

İnsan  ahrette, din gününde borcunu ödeyip ödemediği, hükümlere uyup uymadığı, itaat edip etmediğine göre hesaba çekilecek, bu hesabın sonucuna göre mükafat veya ceza alacaktır. Din Allah’ın koymuş olduğu hükümlerin bütünüdür. Din günü ise insanın iradesinin elinden alındığı, istese de istemese de Allah’ın hükümlerine itaat edeceği , dünyada   Allah’ın dinini din edinip edinmemesine göre yargılanacağı gündür.                 Dinin ve din gününün tek sahibi ve hakimi Allah-ü Teala'dır

  MİZAN   =TERAZİ  (Hesap Vermek)                

  Kıyamet gününde iyi ve kötü amellerin tartılarak miktarının bilinmesine mahsus mizan (Terazi ) haktır ve konulacaktır. Yüce Allah kıyamet gününde konulacak bu terazi için şöyle buyurur: “Kıyamet günü adalet terazileri koyacağız. Hiçbir kimseye hiçbir haksızlık yapılmaz. Hardal tanesi kadar bile olsa yapılanı ortaya koyarız. Hesap görenler olarak bizler yeteriz” (el-Enbiya, 21/47) “O gün (kıyamet günü) gerçek ve dosdoğru olan vezin vardır. (el-Hakk kelimesi veznin haberi yapılarak mana verilirse) “ o gün vezin (amellerin tartılması ) haktır ve gerçektir. Mizanları ağır basanlar işte onlar, kurtulanlardır. Mizanları hasis gelenler ayetlerimize yaptıkları haksızlıktan ötürü kendilerini zarar ve ziyana uğratanlardır.” (el-Aras, 7/8-9) Ahirette terazinin ağır gelmesi istenilen tarafı iman ve iyi amellerin konulduğu gözüdür. Terazide imanla birlikte iyilikleri, hayır ve hasenatı ağır gelenler kurtulacaklardır.

  Allah’ı, öldükten sonra diriltilerek hesap vermeyi inkar ettikleri için kafirlerin iyilikleri boşa gitmiştir. Çünkü iyilikleri tutan ve muhafaza eden kap imandır. Ahirette kafirin küfür ve günahından başka hiçbir hasenesi kalmayacağından dolayı onun için vezin ve mizana gerek kalmaz. Bu sebeple Cenabı-ı Hak şöyle buyururuyor: “De ki: Size amelce en çok ziyanda olanı haber vereyim mi. Bunlar dünya hayatında çalışmaları boşa gitmiş olanlardır. Oysa onlar güzel iş yaptıklarını sanıyorlardı. işte bunlar, Allah’ı ve Ona kavuşmayı inkar edenlerdir. Bu yüzden amelleri boşa gitmiştir. O halde onlar için kıyamet günüde tartı işlemi yapmayacağız(vezin ikame etmeyeceğiz)” (el;Kehs,18/103-105) Peygamberimiz mahşer gününde üç yerde korku ve endişesi sebebiyle kimse kimseyi hatırlamayacağını söyler.

l-Mizan başında terazisinin ağır çekip çekmeyeceğini öğreninceye kadar

2-Amel defterinin verildiği ve “alın kitabımı okuyun” denildiği zaman kitabının sağında mı solunda mı yoksa arkasında mı bulunacağını öğreninceye kadar.

3-Cehennemin üstüne kurulduğu vakit sıratın yanında

arrow3h.gif (1916 Byte)

[ Kıyamet ] [ Huri ] [ Hesap Günü ] [ Araf ] [ Mahser ] [ Mizan ] [ Sırat ] [ Zebaniler ] [ Yiyecekler ] [ Vay halimize ] [ Sürekli Eğlence ] [ Ahireti İnkar ] [ Ahirete İman ] [ Ateş ] [ Adn Cenneti ] [ Cennet Çeşitleri ] [ Cennet Kimlere ] [ Terazi ] [ Cennet ] [ Cennetten Hitap ] [ Cehennem ] [ Cehennemden Korunmak ] [ Cehennemlikler ] [ Cehennemin Şiddeti ] [ Cehennem Ebedi ] [ Cehennemde durum ]