Diyanetin 213 soruya verdiği cevaplar - 4
1-25, 26-50, 51-75,76-100, 101-125, 126-150, 151-175, 176-213
76- Namaz kılmayan kimselerin cenaze namazlarını
kılmakla mükellef miyiz?
Peygamberimiz Hz. Muhammed (S.A.V.)'in insanlığa tebliği ve
hayatında tatbik ettiği dinî hükümlerin doğru ve gerçek olduğunu kabul eden ve ben
Müslüman’ım diyen herkes, bazı ibadetlerde kusurlu bile olsa, dinden olduğu
kesinlikle bilinen bir hükmü inkar etmedikçe Müslüman’dır, bu itibarla, günahkar
da olsa her Müslüman’ın cenaze namazı kılınır.
77- Tanımadığımız, musallaya konan her cenazenin,
namazı kılınabilir mi?
Cenaze namazı kılabilmek için gerekli şartlardan birisi de o
cenazenin Müslüman olmasıdır. Kendisinin veya ebeveyninden birisinin veyahutta
yaşadığı çevrenin Müslüman olmasıyla mezkür cenazenin de -zahiren- Müslüman
olduğuna hükmedilir. Sözünü ettiğimiz şartlar muvacehesinde, cenazesi musallaya
konulmuş olan kişinin Müslüman olmadığına dair kesin bir bilgi bulunmadığı
takdirde o kişinin Müslüman sayılmasında ve cenaze namazının kılınmasında bir
sakınca yoktur.
78- İntihar etmek günah mıdır? İntihar edenin
cenaze namazı kılınır mı?
İntihar, büyük günahlardandır. Başkasının canı-na kıymak,
katil olmaktan farkı yoktur, hatta daha kötüdür. Ancak bunu helal saymadıkça intihar
eden kişi İslam dininden çıkmış olmaz. Dinden çıkmayı gerektiren bir davranışta
bulunmamış olan, her Müslümanın cenaze namazı kılınır.
79- Düşük olan bir çocuğa nasıl bîr muamele
gerekir?
Hilkati tamamlanmadan düşen bir çocuk, bir bez parçasına
sarılarak defnedilir. Yıkanması, usülüne göre kefenlenmesi ve cenaze namazı
kılınması gerekmez.
Doğduktan sonra ölen bir çocuğa isim verilir. Cenazesi yıkanır, usülüne göre kefenlenir ve namazı kılınarak defnedilir. Böyle olmayınca yani ölü olarak doğmuş ise, yıkanıp bir beze sarılarak defnedilir; fakat namazı kılınmaz.
80- Bir Müslümanın cenazesi gayr-ı müslim
çocuklarına bırakılır mı?
Vefat eden bir Müslümanın cenazesi, Müslüman olan velisi veya
akrabası tarafından kaldırılır. Eğer- sözkonusu cenazenin bütün akrabası gayr-i
Müslim ise; cenaze hiçbirine verilmez, onun techizi, tekfîni ve cenaze namazı
kılınarak defni, Müslüman toplumu üzerine farz-ı kifayedir.
81- Musallada ölüye yapılan "Helal olsun"
sözü ile bütün alacaklar da helal edilmiş olur mu?
Hakkını helal eden kişinin, ölenin üzerinde bulunduğunu
bildiği hakları helal olur, Sözgelimi, bir başkasının hakkını zimmetine geçirmiş
olan kişi öldüğü zaman, hak sahibi bundan haberdar olarak, kendi isteği
ile hakkını helal ederse, ölen kişi bu sorumluluktan kurtulur. Hak sahibi de sevap
kazanır. Fakat hak sahibi ölenin üzerinde bulunan bazı haklarından haberdar değilse,
haber-dar olmadığı haklarını helal etmiş sayılmaz. Ayrıca karz veya alım-satım
gibi sebeplerle ölenin zimmetindeki borçlarının da, mirasının taksiminden önce
terikesinden hak sahiplerine (alacaklılarına) ödenmesi gerekir.
82- Kadınlar kabir ziyaretine gidebilir mi?
Kabir ziyareti hem erkek hem de kadın için müstehaptır.
Gerektiğinde, kadınlar da usulüne uyarak kabir ziyaretinde bulunabilirler.
83- Almanya'da oruca başlayan bir kişi uçakla daha
doğudaki veya daha batıdaki
bir ülkeye yolculuk yapsa iftarı nereye göre
yapacaktır?
Bir yerde oruca başladıktan sonra, daha önce akşam olan
doğudaki bir yere uçakla giden bir kimse gittiği yerdeki vakte göre orucunu
açacaktır. Eğer batıya gidecek olursa durum yine aynıdır. Yani gittiği yerin
vaktine uyarak orucunu açacaktır. İftar vaktine yakın, uçakta yolculuğu devam
ediyorsa, uçaktaki görüntüye göre güneş batmadıkça iftar edemez. Çünkü orucun
vakti, ikinci fecirden güneşin gurubuna kadar devam eder. Yüksek bir yerde; mesela;
yüksek bir minarede veya kulede bulunan kimse, güneşin gurubunu görmedikçe iftar
edemez. Aşağıda bulunanlar ise bulundukları yerin takvimine göre iftar ederler.
Uçaktakiler de, üzerinde bulundukları yerin saatini ölçü alamazlar; güneşin
batmasını beklerler.
84- Devamlı olarak uzun yola gidenler, namaz ve
oruçları nasıl yerine getirmelidir?
İslam dini Ramazan ayında oruç tutamayan hasta ve yolcuların
sonradan kaza etmelerini emreder. Mazeret ne kadar devam ederse şerî ruhsat da o kadar
devam eder. Bu gibi kimseler bir sene veya on sene sonra, mazeretleri ortadan kalkınca,
zamanında tutamadıkları Ramazan oruçlarını kaza ederler. Cenab-ı Hak buyuruyor ki:
"Sizden bir kimse hasta veya yolcu olursa oruç tutmadığı günler sayısınca daha sonra diğer günlerde tutsun." (Bakara, 185)
Namaz ise yolculuk sebebiyle kazaya bırakılmaz. Ancak seferi sayıldığı sürece dört rek'atlı farz namazlar iki rek'at olarak kılınır. Devamlı olarak uzun yola giden kaptan ve sürücülerin durumu da aynıdır.
85- Kalb hastalıkları olanlar ve hastaları günde
2-3 hap almak zorundadırlar.
Bunların oruç tutmaları gerekli midir?
Hastalık, Ramazan'da oruç tutmamayı mübah kılan
özürlerdendir. Bir kimsenin oruç tuttuğu takdirde hastalanacağı, hasta ise
hastalığının artacağı tıbben veya tecrübe ile sabit olursa oruç tutmayabilir.
İyi olunca da yalnız yediği günler sayısınca kaza etmesi gerekir. Ayet-i Celilede;
"Sizden her kim hasta yahut yolcu olursa tutamadığı günler sayısınca diğer
günlerde oruç tutar" buyrulmuştur (Bakara, 184)). Ömrü boyunca bu durumda hasta
olan kişiler ise, her gün için bir fidye verirler. Yoksul ve muhtaç kişilerin fidye
vermeleri de gerekmez. Dinimiz hiç kimseyi gücünün üstünde bir şeyle yükümlü
kılmamıştır.
86- Ramazanda ay halini önlemek için hap kullanmak
caiz midir?
Ay hali oruç tutmaya manidir, bu halde iken tutulan oruç sahih
olmaz. Ay hali, hayız kanının görülmesiyle başlar. İlaç ve hap sebebiyle de olsa,
akıntı olmadıkça ayhali vuku bulmadığından tutulan oruç sahihtir. Ancak hayız
kanı ile vücutta biriken zararlı maddeler dışarı atıldığından, vücudun sıhhati
bakımından ay halini önlemek için ilaç ve hap kullanılması tavsiye edilmez.
87- Adet gören bayanlar keffaret orucu nasıl
tutarlar?
Keffaret olarak, arka arkaya altmış gün (veya iki kameri ay)
oruç tutmaya başlayan bir kadının, bu arada görebileceği ayhali günleri keffaret
orucunun sürekliliğini engellemez ve bozmaz. Ancak bu durumda ay halinin bitiminden
sonra, ara vermeden keffaret orucuna devam edilmesi
şarttır. Söz gelimi on gün oruç tuttuktan sonra, onbirinci gün ayhali gören bir hanım, belli günleri bitince hiç ara vermeden tekrar oruca başlar, önceki tuttuğu on güne ekleyerek keffaret orucunu tamamlar.
88- Düşük yapan kadının orucu bozulur mu?
Düşük yapan bir kadının yaptığı düşüğün saç, tırnak
gibi bazı uzuvları belirgin hale gelmişse bu kadın, yaptığı bu düşükle lohusa
sayılır ve orucu da bozulur.
89- Hamile olan kadın oruç tutarken kusarsa orucu
bozulur mu?
İstek ve iradesi dışında kusan kişi, ister az, ister çok
(ağız dolusu) kussun, kustuğunu geri yutmaz ise, orucu bozulmaz. Ancak böyle bir
kusuntu ağız dolusu olup geri dönerse İmam Ebu Yusuf’a göre orucu bozar.
Kendi isteği ile ağız dolusu kusan kişinin orucu bozulur. Yani o gün orucunu devam ettirir, Ramazandan sonra bir gün kaza gerekir, keffaret gerekmez. Şayet ağız dolusundan daha az kusarsa orucu da bozulmaz, kaza da gerekmez.
90-Oruçlu iken buruna, göze damlatılan ilaç orucu
bozar mı?
Buruna akıtılan ilaçla oruç bozulur. Bu durum da oruçlu o
günkü orucuna devam eder. Ramazandan sonra bir gün kaza eder. Göze damlatılan ilaç
-eseri boğazda hissedilse bile- orucu bbozmaz.
91- Oruçtu iken arkadan veya önden fitil koymak orucu
bozar mı?
Oruçlu iken arkadan fitil kullanmak orucu bozar. Bundan dolayı
sadece kaza gerekir, keffaret gerekmez. Kadının tenasül organına ilaç ve benzeri
herhangi bir şeyin akıtılması orucu bozar. Erkeğin tenasül organının içine
akıtılan ilaç Hanefilere göre orucu bozmaz; Şafiîlere göre ise bozar.
92- Doktor muayene ederken, ağızdan mideye
sarkıtılan cihazlarla oruç bozulur mu?
İlaçlı mide filminde durum nasıldır?
Bir çöp veya iplik ve sicim gibi herhangi bir şey yutulursa oruç
bozulur. Ucu dışarıda olan bir sicim mideye indikten sonra ondan bir parça kopup
midede kalmadan dışarı çekilirse oruç bozulmaz. Mideye sarkıtılan cihazın hükmü
de aynıdır. Fakat midenin filmini çekmek için ağızdan alınan ilaç orucu bozar.
93- Susuz olarak, hap yutmak orucu bozar mı?
Oruçlu bir kimse gıda veya deva (ilaç) cinsinden bir şeyi ister
su ile, ister susuz olarak yer veya içerse orucu bozulur. Şafiî mezhebine göre;
kendisine yalnız kaza gerekir. Hanefi mezhebine göre ise; hem kaza hem de keffaret
lazım gelir. Ancak oruç bozmayı mübah kılacak ölçüde bir rahatsızlık sebebiyle
ilaç almış ise, orucu bozulur ve kendisine yalnız kaza gerekir, keffaret gerekmez.
94- Nefes darlığından muzdarip bir kimsenin bronşlarını
genişletip bir müddet rahat nefes alıp
vermesini sağlamak amacıyla ağıza sıkılan sprey orucu bozar
mı?
Yoğunlaştırılmış sun'î oksijen, yiyecek, içecek cinsinden
olmayıp sırf hastanın teneffüs imkanını kolaylaştırmak için kullanılan bir
maddedir. Teneffüs, bütün canlıların yaşayabilmesi için en tabî hakkıdır.
Astımlı hastanın fiziki yapısı oruç tutmasına müsait olup başka bir hastalığı
da olmadığına göre, ilaç ağız ve nefes boruları cidarlarında emilerek yok olduğu
gerçeğinden hareketle ve orucun teşri hikmeti de dikkate alındığında, astımlı
hastaların rahat nefes almalarını sağlama amacıyla ağıza püskürtülen oksijenli
ilacın orucu bozmayacağı mutalaa olunmuştur.
95- Elde olmadan çalışma yerinde toz duman v.b.
şeylerin yutulması orucu bozar mı?
Umumî belva kabilinden olup kaçınılması mümkün olmayan,
rüzgarın kaldırdığı tozun, yanan ocaktan çıkan dumanın, elenen veya öğütülen
un'un yutulması.. ve benzeri şeyler orucu bozmaz. Zira bunlar devamlı olarak insanlar
tarafından karşılaşılan ve sakınılması mümkün olmayan şeylerdir. Ancak sigara,
nargile, enfiye gibi kasden içilen şeyler; emilen şekerin veya ilacın boğaza giden
tadı orucu bozar. Bunlardan dolayı hem kaza; hem de keffaret gerekir.
96- Oruçlu iken banyo yapan birinin orucu bozulur mu?
Vücuda dışardan her hangi bir şey girmedikçe oruç bozulmaz. Bu
itibarla ister temizlik, ister serinlemek maksadıyle olsun, ağız ve burundan su
kaçırmamak şartıyle banyo yapmakla oruç bozulmaz.
97- Oruçlu iken boy abdesti almak caiz midir?
Ağız veya burundan su girip yutulmadıkça yıkanmakla oruç
bozulmaz. Bu itibarla ağız ve burundan su kaçırmamak şartıyle oruçlunun (ihtiyarî
veya zarurî olarak) boy abdesti alması caizdir. Nitekim Hz. Aişe ile Ümmî Seleme
validelerimiz Peygamberimiz (S.A.V.)'in Ramazanda imsaktan sonra boy abdesti almış
olduğunu haber vermişlerdir. Buna göre geceden cünüp olarak imsak vaktine girmek
oruca zarar vermediği gibi, oruçlu iken boy abdesti almak da orucu bozmaz.
98- Cünüp olan sahur yemeği yiyebilir mi? Oruca
niyet edebilir mi?
Cünüp olan kimsenin elini, ağzını yıkamadan yiyip içmesi
uygun görülmemiştir. Bu kimsenin gusül abdesti ile meşgul olduğu takdirde sahur
yemeği yiyemeyeceği korkusu varsa elini, ağzını yıkadıktan sonra, boy abdesti
almadan sahur yemeği yemesinde bir sakınca yoktur.
99- Cuma günü oruç tutmak caiz midir?
Tek olarak cuma ve cumartesi gününü oruca tahsis etmek tenzihen
mekruh görülmüştür. Peygamber Efendimiz (S.A.V.) "Sizden biriniz bir gün evvel
veya bir gün sonra oruç tutmadıkça, sadece cuma günü oruç tutmasın"
buyurmuştur. Buna göre yalnız cuma günü (kaza veya nezir dışında) oruç tutmak
tenzihen mekruh olup, cuma ile beraber bir gün önce veya sonra oruç tutulduğu takdirde
kerahat yoktur.
100- Ramazan sonrası Şevval ayında tutulan oruç
nasıl tutulmalıdır?
Şevval ayında altı gün oruç tutmak müstehaptır. Peygamberimiz
(S.A.V.) "Ramazanda orucunu tutup da Şevval'den de altı gün oruç tutan kimse
bütün sene oruç tutmuş gibi sevap alır" buyurmuştur. Altı gün Şevval orucunu
ayrı ayrı tutmak mümkün olduğu gibi, ara vermeden üst üste altı gün tutulması da
mümkündür.
Şafiî mezhebine göre; bu altı günü Şevval ayı içerisinde
ayn ayrı tutmakla sünnet sevabı kaza-nılır ise de, Şevval ayının ikinci günü,
yani bayramın birinci gününden başlayarak üst üste ara vermeden tutulması daha
faziletlidir.