İKİNCİ ANABÖLÜM
açıklaması (ikrarı)
185 İnanıyorum diyen, İnandığımız şeye katıldığını belirtir. İman birliği, herkes için kuralcı ve herkesi aynı imanda birleştirici ortak bir iman dilinin varlığını gerektirir.
186 Havarilerin Kilisesi başlangıcından beri, kendi imanını kısa ve kurallı formüllerle ifade etmiş ve aktarmıştır.1 Kilise kısa bir süre içinde, özellikle Vaftiz olacak adaylar için, imanının temel öğelerini tane tane belirtmiş ve organik bir halde özetlemek istemiştir:
Bu iman sentezi insanların görüşlerine göre değil de, biricik iman öğretisini tam olarak vermek için Kutsal Kitabın içinden en önemli yerler derlenerek hazırlanmıştır. Yaban hardal tohumu nasıl ki, küçücük tohumunda çok sayıda dal içeriyorsa, aynı şekilde imanın özeti de birkaç sözle Eski ve Yeni Ahitin içindeki gerçek dindarlık bilgisinin tümünü içermektedir.2
187 Bu iman sentezlerine iman açıklamaları denir, çünkü bunlar Hıristiyanların inançlarını özetler. Bunlara ilk sözleri İnanıyorumla başladığı için Credo da denir. Bunlara aynı zamanda inanç ilkeleri (sembolleri) de denir.
188 Yunanca symbolon kelimesi minnet ifadesi olarak sunulan parçalanmış bir nesnenin yarısı anlamına gelir (örneğin bir mühür). Parçalanan kısımlar birleştirilerek taşıyıcının kimliği saptanır. İnanç ilkeleri inanlılar arasındaki minnet, duygu ve düşünce birliğinin ifadesidir. Symbolon aynı zamanda bir özet, bir derleme, bir koleksiyon demektir. İman Özeti imanın temel gerçeklerinin derlenmesinden ibarettir. Din dersinin temel ve ilk kaynakçasını oluşturur.
189 İlk iman beyanı Vaftiz sırasında yapılır. İnanç İlkeleri öncelikle vaftiz inanç ilkeleridir. Zira kişi Baba, Oğul ve Kutsal Ruh adına Vaftiz edilir (Mt 28, 9), Vaftiz sırasında tane tane söylenen iman gerçekleri Kutsal Üçlü-Birlikin üç Kişisi kaynak referans alınarak söylenir.
190 İnanç İlkeleri üç bölüme ayrılır: Önce Üçlü-Birlikin birinci Kişisi ve onun şahane eseri yaratılış; sonra Üçlü-Birlik in ikinci Kişisi ve Onun insanları kurtarışı; son olarak da kutlulaşmamızın ana kaynağı ve temeli olan üçüncü Tanrısal Kişi söz konusu edilir.1 Bunlar vaftiz mührümüzün üç bölümünü oluşturur.2
191 Bu üç bölüm her ne kadar birbiriyle bağıntılı ise de, aynı zamanda birbirinden farklıdır. Çoğu zaman Kilise Babalarınca kullanılan bir karşılaştırmaya göre bunlara konular diyeceğiz. Nitekim, kol ya da bacaklarımızda, ayırt eden onları ayıran ve ayırt eden eklemler olduğu gibi, aynı şekilde, bu iman açıklamasında, özel ve farklı bir biçimde inanmamız gereken gerçeklere yerinde ve haklı olarak konu diyeceğiz.3 Antik bir geleneğe göre, A. Ambrosiusun da doğruladığı gibi, Credoda havarilerin sayısı ile havarilerden gelen imanın bütününü simgeleyen on iki konu bulunması adet haline gelmiştir.4
192 Yüzyıllar boyunca, farklı devirlerin ihtiyaçlarına yanıt veren inanç ilkeleri ya da açıklamaların sayısı çoktu: Farklı havarisel ve eski Kiliselerin İnanç İlkeleri Formülü,5 A. Athanasiusun Quicumque İnanç İlkeleri Formülü,6 bazı Konsillerin inanç ilkeleri formülleri (Toledo;7 Latran;8 Lyon;9 Trento10) ya da bazı Papalarınki, örneğin Fides Damasi gibi11 ya da VI. Paulün Tanrı Halkının Credosu [SPF] (1968).
193 Kilise yaşamının farklı evrelerinde hiçbir inanç ilkeleri formülü geçerliliği kalmamış ve boş olarak nitelendirilemez. Bunların hepsi yapılmış olan farklı özetler aracılığıyla günümüzde her zamanki imanımıza erişmeye ve onu derinleştirmeye yardımcı olur.
İnanç ilkeleri formülleri arasında iki tanesinin Kilise yaşamında çok özel bir yeri vardır:
194 Havarilerin İnanç İlkeleri Formülü, haklı olarak havarilerin imanının sadık bir özeti olarak kabul edildiğinden böyle adlandırılmıştır. Roma Kilisesinin en eski vaftiz inanç ilkeleri özetidir. Üstünlüğü şundan ileri gelir: Havarilerin en önde geleni olan Petrusun başkanlığını yapmış olduğu ve ortak inancı dile getirmiş olduğu Roma Kilisesinin kabul ettiği inanç ilkeleri formülüdür.12
195 İznik-İstanbul İnanç İlkeleri Formülünün üstünlüğü ilk iki ökümenik Konsil (325 ve 381 tarihli toplantısında) alınmış kararlardan sonra çıkmış olmasıdır. Bugün bile hâlâ Doğu ve Batıdaki büyük Kiliselerin ortak inanç ilkeleridir.
196 İman konusundaki açıklamamız, Havarilerin İnanç İlkeleri Formülünün yani en eski Roma din el kitabı doğrultusunda olacaktır. Bununla birlikte açıklamamızı çoğu zaman daha açık ve daha ayrıntılı olan İznik-İstanbul İnanç İlkeleri Formülüne yapılan göndermelerle tamamlayacağız.
197 Vaftiz olduğumuz gün tüm yaşamımız doktrinin kuralına emanet edildiğinde (Rom 6, 17), yaşam veren imanımızın ilkelerini kabul etmiş oluruz. Credoyu imanla söylemek, Tanrı Baba, Oğul ve Kutsal Ruhla duygu ve düşünce birliğine girmek, aynı zamanda bize imanı aktaran ve bağrında inandığımız tüm Kiliseyle duygu ve düşünce birliğine girmek demektir:
Bu İnanç İlkeleri tinsel damgadır, yüreğimizin meditasyonudur, daima hazır durumdaki korumadır, kuşkusuz, ruhumuzun hazinesidir.1
Hıristiyanlık İnanç İlkeleri Formülü
Görünen ve görünmeyen varlıkların Yaradanı,
yeri ve göğü yaratan
Herşeye Kadir Tanrı Babaya inanıyorum.
Tanrının biricik Oğlu tek Rab ve ezelde Babadan
doğmuş olan Mesih İsaya inanıyorum:
O Tanrıdan gelen Tanrı, Nurdan Nur,
Gerçek Tanrıdan Gerçek Tanrıdır.
Yaratılmış olmayıp, Baba ile aynı
özdedir ve her şey onun aracılığıyla yaratılmıştır.
Biz insanlar ve bizim kurtuluşumuz
için gökten inmiş, Kutsal Ruhun kudretiyle
vücut bulmuş Bakire Meryemden doğmuştur.
Pontius Pilatus döneminde bizler uğruna
çarmıha gerilmiş, acı çekerek ölmüş,
gömülmüş ve Kutsal Kitaplarda yazıldığı gibi
üçüncü gün sonra dirilmiş ve göğe çıkmıştır.
Babanın sağında oturmaktadır.
Dirileri ve ölüleri yargılamak
amacıyla şanla yeniden gelecek ve
hükümdarlığının sonu gelmeyecektir.
Peygamberlerin ağzıyla konuşmuş
olan Baba ve Oğuldan çıkıp, Baba ve
Oğul ile birlikte tapılan ve yüceltilen,
hayatın kaynağı ve Rab
olan Kutsal Ruha inanıyorum.
Havarilere dayanan, Katolik (Evrensel) ve
Kutsal olan tek Kiliseye inanıyorum.
Vaftiz olunarak günahların
bağışlanacağını kabul ediyorum.
Ölülerin dirilişini ve ebedi hayatı
bekliyorum. Amin.
Yeri ve göğü yaratan,
her şeye gücü yeten
Tanrı Babaya inanıyorum.
Kutsal Ruhun kudretiyle vücut bulmuş
ve Bakire Meryemden doğmuş
Pontius Pilatus döneminde çarmıha gerilmiş,
ölmüş ve gömülmüş, ölüler diyarına inmiş
ve üçüncü gün ölüler arasından dirilmiş
ve göğe çıkmış, Herşeye Kadir Tanrı Babanın
sağında oturan, dirileri
ve ölüleri yargılamak amacıyla yeniden gelecek
biricik Oğlu Rabbimiz Mesih İsaya inanıyorum.
Kutsal Ruha inanıyorum.
Katolik (Evrensel) kutsal Kiliseye,
azizlerin birliğine, günahların bağışlanacağına,
bedenin dirileceğine ve ebedi yaşama inanıyorum.
Amin.
..............
BİRİNCİ BÖLÜM
Tanrı Babaya inanıyorum
198 İman beyanımız Tanrıyla başlar, zira Tanrı her şeyin İlk ve Sonuncusu (İş 44, 60), Başlangıcı ve Sonudur. Credo Tanrı Baba ile başlar, zira Baba Kutsal Üçlü-Birlikin Birinci Tanrısal Kişisidir; İnanç İlkelerimiz yerin ve göğün yaratılışı ile başlar, zira yaratılış Tanrının bütün eserlerinin başlangıcını ve temelini oluşturur.
1. KONU
Yerin ve göğün Yaradanı
Herşeye Kadir Tanrı Babaya inanıyorum
199 Tanrıya inanıyorum: İman beyanının bu ilk doğrulaması aynı zamanda en temel olanıdır. İnanç İlkelerinin tümü Tanrıdan söz eder, dünyadan ve insandan söz ediyorsa, bunu Tanrıya göre yapar. Credonun konularının hepsi, bütün emirler nasıl birinci emri açıkça bildiriyorsa aynı şekilde birinci konuyla ilişkilidir. Öteki konular bizim Tanrıyı, Onun kendisini insanlara derece derece açınladığı gibi anlamasına daha çok yardımcı olmak içindir. İnanlılar önce Tanrıya inandıklarını beyan ederler.1
200 İznik-İstanbul İnanç İlkeleri Formülü bu sözlerle başlar. Tanrının tekliğine olan inancın kökü Eski Antlaşmadaki Tanrısal Vahye dayanır, Tanrının tekliği, onun kadar önemli olan Tanrının varlığı ile ayrılmaz bir bütün oluşturur. Tanrı Tektir: Tek bir Tanrı vardır: Hıristiyanlık inancı, özü bakımından, tözü bakımından, doğası gereği tek bir Tanrı olduğunu söyler.2
201 Tanrı seçtiği İsrail halkına Tek olduğunu açınladı: Dinle, ey İsrail! Tanrımız Rab tek olan Rabdir. Tanrımız Rabbi tüm yüreğinle, tüm varlığınla, tüm gücünle seveceksin (Tes 6, 4-5). Tanrı, peygamberleri aracılığıyla İsraili ve tüm ulusları Tek olan Kendisine dönmeye çağırır: Ey dünyanın en uzak köşelerinde olanlar, hepiniz Bana yöneliniz ki kurtulasınız, zira Ben Tanrıyım, başkası da yoktur ( ). Evet, her diz Benim önümde çökecek, her dil Güç ve hak ancak Tanrıdadır diyerek Benimle ant içecek3 (İş 45, 22-24).
202 İsanın kendisi de Tanrının tek Rab olduğunu ve Onu insanın tüm yüreğiyle, tüm canıyla, tüm aklıyla ve tüm gücüyle sevmesi1 gerektiğini söylüyor. İsa aynı zamanda Kendisinin de Rab2 olduğunu belirtiyor. İsanın Rab olduğunu söylemek Hıristiyan inancına özgü bir şeydir. Bu Tanrının Tek olduğuna olan inanca ters düşmez. Rab olan ve yaşam veren Kutsal Ruha inanmak tek Tanrıda hiçbir bölünme getirmez:
Engin ve değişmez, anlaşılmaz, Herşeye Kadir ve sözle anlatılamaz Baba, Oğul ve Kutsal Ruh: Üç Kişisi, ama bir tek Özü, bir tek tözü ya da mutlak yalın Doğası olan bir tek gerçek Tanrı olduğuna kesin olarak inanıyor ve bunun doğru olduğunu açıkça söylüyoruz.3
203 Tanrı kendi İsrail halkına adını bildirerek kendisini açınladı. Ad kişinin özünü, kimliğini ve yaşamın anlamını ifade eder. Tanrının bir adı vardır. Tanrı anonim bir güç değildir. Adını söylemek, kendini başkalarına tanıtmak demektir; şahsen adla çağrılabilmek, daha yakından tanınabilmek, erişilebilir kılınarak kendini bir bakıma vermek demektir.
204 Tanrı halkına derece derece ve farklı adlarla kendisini açınladı, Mısırdan Çıkışın ve Sinadaki antlaşmanın eşiğindeyken Tanrının Musaya yanar çalılıkta adını söylemesi Eski ve Yeni Antlaşmadaki temel vahyi ortaya çıkaran olaydır.
205 Tanrı Musayı kül olmadan, yanan bir çalılığın ortasından çağırarak ona Ben atalarının, İbrahimin Tanrısı, İshak ın Tanrısı ve Yakupun Tanrısıyım (Çık 3, 6) dedi. Tanrı ataların Tanrısıdır, yolculukları sırasında onlara kılavuzluk ederek onları çağıran Kişidir. Tanrı onları ve onlara verdiği sözü unutmayan sadık ve merhamet duyan Tanrıdır; onların soyundan gelenleri esaretten kurtarmaya geliyor. Tanrı zaman ve mekânın ötesinde Herşeye Kadir gücünü bu tasarısını gerçekleştirmek amacıyla ortaya koymayı isteyen ve bunu yapabilecek Kişidir.
Musa Tanrıya şöyle dedi: İsrail oğullarını bulup onlara Atalarınızın Tanrısı beni size gönderdi dersem, ama onlar da bana Onun adı nedir? diye sorarlarsa, onlara ne diyeyim?. Tanrı Musaya şöyle dedi: Ben Var Olanım, sonra ekledi İsrail oğullarına beni sizlere Var Olan gönderdi diyeceksin. ( ) Adım böylece kuşaktan kuşağa daima anılacaktır. (Çık 3, 13-15).
206 Tanrı kendi gizemli YAHVE adını, Ben Var Olanım ya da Ben Var Olan Kişiyim ya da Ben Var olan Benim olarak açınlayarak kim olduğunu ve hangi adla çağrılması gerektiğini belirtmiş oldu. Tanrının bu gizemli adı Tanrı gibi gizdir. Bu ad gerek açınlanmış bir ad gerekse söylenmemiş bir ad olduğundan, bu şekliyle kavrayabileceğimiz ya da söyleyebileceğimiz her şeyin sonsuz derecede üstünde olan Tanrının ne olduğunu en iyi biçimde ifade etmektedir: Tanrı saklı bir Tanrıdır (İş 45, 15), adı sözle ifade edilemez,1 Tanrı insanlara yakın olmuş Olandır.
207 Tanrı adını açınlayarak aynı zamanda geçmişte [Ben atalarınızın Tanrısıyım (Çık 3, 6)] geçerli olduğu gibi gelecekte [Seninle birlikte olacağım (Çık 3, 12)] geçerli olan sadakatini de belirtmiş olmaktadır. Kimliğini Benim diye açınlayan Tanrı bu davranışı ile halkını kurtarmak amacıyla daima onun yanında olduğunu açınlamaktadır.
208 Tanrının gizemli ve çekici varlığı karşısında insan kendi küçüklüğünün farkına varıyor. Yanar çalılığın önünde Musa çarıklarını çıkartıp Tanrının Kutsallığı karşısında yüzünü örtüyor.2 Üç kez kutsal olan Tanrının Yüceliği karşısında İşaya şöyle diyor: Vay başıma gelen, mahvoldum! Zira ben dudakları murdar olan biriyim (İş 6, 5). İsanın yaptığı mucizeler karşısında Petrus da şöyle haykırıyor: Rab, benden uzaklaş, zira ben günahkâr biriyim (Lk 5, 8). Tanrı kutsal olduğundan Kendi önünde günahkâr olduğunu açıklayan insanı bağışlayabilir: Öfkeme kapılmayacağım ( ) zira ben insan değil Tanrıyım, ortanda Kutsalım (Hoş 11, 9). Havari Yuhanna aynı şekilde şöyle diyecektir: Yüreğimiz bizi suçlarsa, Tanrının önünde yüreğimizi yatıştıracağız, çünkü Tanrı yüreğimizden büyüktür ve Tanrı her şeyi bilir (1 Yu 3, 19-20).
209 İsrail halkı kutsallığına duydukları saygıdan dolayı Tanrının adını ağza almazlar. Kutsal Kitabın okunuşu sırasında açınlanmış Tanrı adı yerine Rab (Adonay, Yunanca Kyrios) adı kullanılır. İsa nın Tanrılığı da sevinç çığlıkları arasında İsa Rabdir sözleriyle dile getirilir.
210 Tanrıyı bırakıp altın öküze1 tapmaya başlayan İsrailin bu günahından sonra, Tanrı, Musa aracılığıyla sadık olmayan halkın arasında yürümeyi kabul ederek sevgisini gösterdi.2 Yüceliğini görmek isteyen Musaya Tanrı şöyle yanıt veriyor: Ben bütün iyiliğimi senin önüne sereceğim ve YAHVE nin adını senin önünde ilan edeceğim: YAHVE, YAHVE, merhamet ve sevecenlik Tanrısı, geç öfkelenen, inayeti ve sadakati çok olandır (Çık 34, 5-6). Musa o zaman Rabbi, bağışlayan bir Tanrı olarak kabul eder.3
211 Benim ya da Odur Tanrısal adları, insanların günah sadakatsizliklerine ve hak ettikleri cezaya karşın inayetini binlere saklayan (Çık 34, 7) Tanrının sadakatini ifade eder. Tanrı merhameti bol (Ef 2, 4) biri olduğunu öz Oğlunu vererek açınladı. İsa hayatını bizleri günahtan kurtarmak için vererek Tanrısal adı Kendisinin taşıdığını belirtti: İnsanoğlu nu yerden yukarı kaldırdığınız zaman benim O Kişi olduğumu anlayacaksınız (Yu 8, 28).
212 Yüzyıllar boyunca İsrail inancı Tanrı adı açınlamasındaki zenginlikleri açmak ve derinlemesine incelemek fırsatını buldu. Tanrı tektir, Ondan başka Tanrı yoktur.4 Dünyayı ve tarihi aşar. Yeri ve göğü yaratan Odur: Onlar yok olacak, ama Sen kalacaksın; hepsi bir giysi gibi eskiyecek ( ) ama Sen aynı kalacaksın, senin yıllarının sonu yoktur (Mzm 102, 27-28). Onda ne bir değişme, ne de gölge salan bir dönüş vardır (Yak 1, 17). O her zaman için var Olandır, işte bu şekilde O gerek Kendisine gerekse verdiği sözlere sadık kalır.
213 Sözle ifade edilemez Ben Var Olanım adının açınlaması tek Tanrının VAROLDUĞUnu içermektedir. Kutsal Kitabın Yetmiş kişilik Çevirmenler Kurulu tarafından çevirisi ve daha sonra Kilise Geleneği Tanrı adını İşte bu anlamda anladı: Tanrı her türlü yetkinliğin ve Varlığın başlangıcı ve sonu olmayan tamlığıdır. Oysa her yaratık varlığını ve elindekileri Ondan alır, varlığının aynısı olan tek Odur ve O Kendiliğinden Var Olan her şeydir.
214 Var Olan Kişi olan Tanrı İsraile inayet ve sadakat bakımından zengin Kişi olarak kendisini açınlar (Çık 34, 6). Bu iki terim Tanrı adının zenginliklerini çok yoğun bir biçimde ifade etmektedir. Tanrı tüm eserlerinde teveccühünü, iyiliğini, inayetini, sevgisini gösterdiği gibi sadakatini, sebatını, gerçeğini de gösterir. Sevgin ve gerçeğin için adını yüceltirim1 (Mzm 138, 2). Tanrı Gerçektir, çünkü Tanrı nurdur, Onda hiç karanlık yoktur (1 Yu 1, 5); havari Yuhannanın dediği gibi Tanrı Sevgidir (1 Yuh 4, 8).
215 Senin sözünün ilkesi gerçektir; Senin adaletinin kararları ebedidir (Mzm 119, 160). Evet, Rab Tanrım, Sen Tanrı sın, sözlerin gerçektir (2 Sam 7, 28); onun içindir ki Tanrı nın verdiği sözler hep gerçekleşir.2 Tanrı Gerçeğin kendisidir, sözleri yanıltamazlar. Onun içindir ki onun sözünün doğruluğuna ve sadakatine her konuda güvenilebilir. İnsanın günahının ve düşüşünün başlangıcı, ayartıcının bir yalanı üzerine Tanrı sözüne, tevecühüne ve sadakatine duyulan kuşku olmuştur.
216 Yaratılış düzenini ayarlayan ve dünyayı yöneten Tanrı gerçeği ve Onun bilgeliğidir.3 Tanrı yeri ve göğü4 tek başına yarattı, yaratılmış her şeyle Kendisi arasındaki ilişki hakkında bilgiyi de ancak O verebilir.5
217 Tanrı kendini açınladığı zaman da gerçektir: Tanrıdan gelen öğreti bir gerçek doktrinidir (Mal 2, 6). Tanrı Gerçeğe tanıklık etmesi için Oğlunu dünyaya gönderdi (Yu 18, 37): Biliyoruz ki, Tanrının Oğlu gelmiş ve gerçek Olanı tanımamız için bize anlama gücünü vermiştir6 (1 Yu 5, 20).
218 İsrail, tarihi boyunca, Tanrının tüm halklar arasından onu seçmesinin ve kendisini ona açınlamasının bir tek nedeni olduğunu keşfetti: Karşılık beklemeyen sevgisi.7 İsrail, peygamberleri sayesinde, Tanrının kendisini kurtarmaya8 ve kendisinin günahlarını ve sadakatsizliklerini bağışlamaya sürekli devam ettiğini anladı.9
219 Tanrının İsraile duyduğu sevgi bir babanın oğluna duyduğu sevgiyle kıyaslanabilir (Hoş 11, 1). Bu sevgi bir annenin çocuklarına duyduğu sevgiden daha güçlüdür.1 Tanrı halkını bir kocanın sevgili eşini sevmesinden daha çok sever;2 bu sevgi en kötü sadakatsizliklerin bile üstesinden gelecektir;3 bu sevgi Tanrıya en değerli armağanını verdirecektir: Tanrı dünyayı o kadar çok sevdi ki, biricik Oğlunu verdi (Yu 3, 16).
220 Tanrı sevgisi ebedidir (İş 54, 8): Dağlar yerinden oynayabilir, tepeler sarsılabilir, ama Sana olan sevgim bitmeyecektir (İş 54, 10). Seni ebedi bir sevgiyle sevdim; bundan dolayı inayetle Seni kendime çektim (Yer 31, 3).
221 Havari Yuhanna daha ilerde şunu diyecektir: Tanrı Sevgidir (1 Yu 4, 8. 16): Tanrının Varlığı Sevgidir. Zamanı geldiğinde Tanrı biricik Oğlunu ve Sevgi Ruhunu göndererek en gizli sırrını açınlamış oldu.4 Tanrının Kendisi ebedi bir sevgi alışverişi içindedir: Baba, Oğul ve Kutsal Ruh, bizim de buna katılmamızı sağladı.
222 Tek Tanrıya inanmak ve Onu tüm varlığıyla sevmek tüm yaşamımız için çok büyük sonuçlar getirir:
223 Bu Tanrının büyüklüğünü ve yüceliğini tanımak demektir: Evet, Tanrı bütün bilgimizi aşacak kadar büyüktür (Ey 36, 26). Bu nedenle ilk olarak Tanrıya hizmet edilmelidir.5
224 Bu şükran içinde yaşamak demektir: Tanrı tekse, bizdeki her şey ve sahip olduğumuz her şey Ondan gelmektedir: Ondan almadığın ne var ki? (1 Kor 4, 7). Rabbin bana yaptığı iyilikleri nasıl ödeyeceğim? (Mzm 116, 12).
225 Bu tüm insanların gerçek onurunu ve birliğini tanımaktır: Herkes Tanrının suretinde ve benzeyişinde yaratıldı (Yar 1, 26).
226 Bu yaratılmış şeylerden iyice yararlanmak demektir: Tek Tanrıya inanmak bizleri O olmayan her şeyden, bu bizi Ona yaklaştırdığı oranda yararlanmaya, Ondan uzaklaştırdığı oranda da kopmaya yöneltir.6
Tanrım ve Rabbim, Seni benden uzaklaştıran her şeyi benden al. Tanrım ve Rabbim, Seni bana yaklaştıran her şeyi bana ver. Tanrım ve Rabbim, beni benden kurtar ki, kendimi Sana verebileyim.1
227 Bu her durumda Tanrıya güvenmek demektir, felâketler içinde bile Avilalı Azize Teresanın bir duası bunu çok güzel anlatıyor:
Hiçbir şey seni huzursuz kılmasın / Hiçbir şey seni korkutmasın
Her şey geçiyor / Tanrı değişmeden kalır
Sabreden her şeyi elde eder / Tanrıya sahip olanın
Hiçbir eksiği yoktur / yalnızca Tanrı ona yeter.2
ÖZET
228 Dinle İsrail, Tanrımız olan Rab, Tek Rabdir (Tes 6, 4; Mk 12, 29) Yüce Varlığın doğal olarak tek olması, yani eşsiz olması gerekir. ( ) Tanrı tek değilse, Tanrı değildir.3
229 Tanrıya olan inancımız, bizlerin ilk başlangıcımız ve nihai akıbetimiz olan Tanrıya dönmemizi sağlar, hiçbir şeyi Onun yerine koymamayı ve hiçbir şeyi Ona tercih etmemeyi gerektirir.
230 Tanrı kendisini açınlayarak sözle anlatılamaz giz olarak kalmaya devam eder; Onu anlamış olsaydın, o zaman Tanrı Tanrı olmazdı.4
231 İnandığımız Tanrı kendisini var olan Kişi olarak açınladı; Kendisini inayet ve sadakat bakımından zengin olarak tanıttı (Çık 34, 6). Onun Varlığı Gerçek ve Sevgidir.
I. Baba, Oğul ve Kutsal Ruh adına
232 Hıristiyanlar Baba, Oğul ve Kutsal Ruh adına vaftiz edilirler (Mt 28, 19). Vaftiz olmadan önce adaylara Baba, Oğul ve Kutsal Ruha inanıp inanmadıkları sorulur, onlar da inanıyorum diye yanıt verirler: Bütün Hıristiyanların inancı Kutsal Üçlü-Birlike5 dayanır.
233 Hıristiyanlar Baba, Oğul ve Kutsal Ruh adına vaftiz olurlar, bunların adlarına 6 vaftiz olmazlar; çünkü Herşeye Kadir Baba ve onun biricik Oğlu ve Kutsal Ruh bir tek Tanrıdır: Çok Kutsal Üçlü-Birlik.
234 Çok Kutsal Üçlü-Birlik gizi, Hıristiyan yaşam ve imanının temel gizidir. Üçlü-Birlik Tanrının Kendisindeki gizidir. Şu halde Üçlü-Birlik imanın tüm öteki gizlerinin kaynağı, onları aydınlatan ışıktır. İman gerçekleri hiyerarşisinde1 en temel ve en önemli öğretidir. Tüm esenlik tarihi tek ve gerçek Tanrının, Baba, Oğul ve Kutsal Ruhun kendisini açınladığı, günahtan uzaklaşan insanları kendisiyle barıştıran ve birleştiren yol ve yöntemlerin tarihinden başka bir şey değildir.2
235 Bu paragrafta Kutsal Üçlü-Birlik gizinin (I) hangi biçimde açınlandığı, Kilisenin bu giz üzerindeki iman doktrinini nasıl kaleme aldığı (II), son olarak da, Oğul ve Kutsal Ruhun Tanrısal görevleri aracılığıyla Tanrı Babanın nasıl, yaratılış, insanların kurtarılışı ve kutlulaştırma ile ilgili lütufkâr tasarısını gerçekleştirdiği (III) kısaca gözler önüne serilecektir.
236 Kilise Babaları Theologia ile Oikonomia terimlerini ayırt ederler, birinci terimle Tanrı-Üçlü-Birlikin öz yaşamının gizini, ikinci terimle de Tanrının Kendisini açınladığı ve yaşam ilettiği tüm eserlerini anlarlar. Theologia bize Oikonomia aracılığıyla açınlandı; buna karşılık tüm Oikonomiayı da Theologia açıklar. Tanrının eserleri Onun Kendisinde ne olduğunu açınlar; buna karşılık, öz Varlığının gizi tüm eserlerin kavrayışını aydınlatır. Örnekseme yoluyla, insanlar arasında bu böyledir. Kişi eyleminde kendisini gösterir, bir kişiyi daha iyi tanıdıkça, onun eylemini daha iyi anlarız.
237 Üçlü-Birlik tam anlamıyla bir iman gizidir, Tanrıda saklı gizlerden biridir, yukardan açınlanmamış olsaydı bilinmeyecekti.3 Tanrı kuşkusuz kendi üçlü varlığının izlerini eseri olan yaratılışta ve Eski Ahitteki Vahyinde bıraktı. Ama Kutsal Üçlü-Birlik gibi Varlığının özünün gizine sadece akıl yoluyla ve hatta Tanrının Oğlunun cisimleşmesinden ve Kutsal Ruhun misyonundan önceki İsrail inancıyla ulaşmak mümkün değildir.
Oğul tarafından açınlanan Baba
238 Tanrıya Baba olarak yakarılması birçok dinde bilinen bir şeydir. Tanrısallık çoğu zaman tanrıların ve insanların babası olarak kabul edilir. İsrailde, Tanrı dünyanın Yaradanı ve Baba olarak bilinir.1 Tanrı ilk-doğan oğlu İsraile armağan ettiği Kutsal Yasa ve onunla yaptığı antlaşma yüzünden de Babadır (Çık 4, 22). Tanrı İsrail kralının Babası olarak çağrılır.2 Tanrı özellikle kendisinin sevgi dolu himayesinde bulunan yetimlerin, dulların ve yoksulların Babasıdır.3
239 İman dili Tanrıyı Baba olarak adlandırarak, özellikle iki görünümünü belirtir: Tanrı her şeyin başlangıcı ve aşkın otoritedir; aynı zamanda tüm çocuklarının üzerine titreyen sevgi dolu iyiliktir. Tanrının bu babaca şefkati Tanrının içtenliğini gösterir, Tanrı ile yaratığı arasındaki yakınlığı daha çok gösteren analık4 imajı ile de ifade edilebilir. İman dili İnsan için bir bakıma Tanrının ilk temsilcileri olan ebeveynlerin tecrübelerine başvurur. Ama bu tecrübe bize ebeveynlerin yanılabilir olduğunu söylemektedir, ebeveynler o halde analık ve babalık imajlarını bozabilirler. Şurasını anımsatmakta yarar vardır, Tanrı cinsler arası farklılıkları aşar. Tanrı ne erkektir, ne kadın, Tanrı Tanrıdır. Tanrı insani analık ve babalığı,5 onların kaynağı ve ölçüsü6 olmasına karşın aşar: Hiç kimse Tanrı kadar baba değildir.
240 İsa Tanrının işitilmemiş bir anlamda Baba olduğunu açınladı: Tanrı sadece Yaradan olarak değil biricik Oğlu ile olan ilişkisinde ebediyen Babadır, karşılıklı olarak Oğul da Babası ile olan ilişkisinden dolayı Oğuldur: Oğulu Babadan başka kimse tanımaz, Oğuldan ve Oğulun Babayı tanıtmayı dilediği kişilerden başkası da Babayı tanımaz (Mt 11, 27).
241 Onun içindir ki havariler İsanın başlangıçta Tanrının yanında olan ve Tanrı olan Kelâm (Yu 1, 1), görünmeyen Tanrının görüntüsü (Kol 1, 15), Tanrının yüceliğinin parıltısı ve Onun varlığının öz görünümü (İbr 1, 3) olduğunu söylerler.
242 Onlardan sonra, havarilerin geleneğini izleyen Kilise 325 yılındaki ilk ökümenik İznik Konsilinde Oğulun Baba ile aynı özde olduğunu kabul etti. 381de İstanbulda toplanan ikinci ökümenik Konsil, İznikteki İnanç İlkelerinde yer alan bu ifadeyi koruyarak şöyle açıkladı: Tanrının biricik Oğlu, ezelde Babadan doğmuş, nurdan gelen nur, gerçek Tanrı dan gelen gerçek Tanrı, yaratılmış olmayıp, Baba ile aynı özdedir.1
243 İsa Paskalyasından önce bir başka Parakletosu (Tesellici), Kutsal Ruhu göndereceğini bildirdi. Yaratılıştan beri2 iş başında olan, eskiden peygamberler aracılığıyla konuşan3 Kutsal Ruh, bundan böyle havarileri eğitmek4 ve onları tüm gerçeğe yöneltmek (Yu 16, 13) amacıyla onların yanında ve içinde5 olacaktır.
244 Kutsal Ruhun ebedi başlangıcı, dünya görevinde açınlanmaktadır. Kutsal Ruh havarilere ve Kiliseye, Baba tarafından Oğul adına olduğu gibi, bir kez Babasının yanına döndükten sonra6 şahsen Oğul tarafından da gönderilir. İsanın yüceltilmesinden sonra7 Kutsal Ruhun gönderilmesi Kutsal Üçlü-Birlik gizini tam olarak açınlamaktadır.
245 Kutsal Ruhla ilgili havarilerden gelen inanç ilkesi 381 de İstanbuldaki ikinci ökümenik Konsilde açıklandı: Hayatın kaynağı ve Rab olan Kutsal Ruha inanıyoruz; Kutsal Ruh Babadan gelir.8 Kilise bununla Babanın Tanrılıktaki her şeyin kaynağı ve başlangıcı olduğunu9 kabul eder. Bununla birlikte Kutsal Ruhun ebedi başlangıcı Oğulun başlangıcı ile bağıntılıdır: Üçlü-Birlikin Üçüncü Kişisi olan Kutsal Ruh Tanrıdır, Baba ve Oğul ile birdir ve Onlara eşittir, Onlarla aynı özde ve aynı doğadandır. ( ) Bununla birlikte, Kutsal Ruh sadece Babanın Ruhu değil, ama Baba ve Oğulun Ruhudur10 denir. İstanbul Konsili Credosu şöyle der: Ona Baba ve Oğul ile birlikte aynı şekilde tapılır ve O aynı şekilde yüceltilir.11
246 Credonun Latin geleneği Kutsal Ruhun Baba ve Oğul dan (filioque) geldiğini söyler. 1438deki Floransa Konsili bu konuya açıklık getirmiştir: Kutsal Ruh özünü ve varlığını hem Babadan hem Oğuldan alır ve ezelden beri bir tek Ana Kaynaktan ve bir tek spirasyon hem Birinden hem de Ötekinden gelir Baba, Baba olma özelliği dışında sahip olduğu her şeyi, bizzat Kendisi biricik Oğluna, Onu doğurarak verir, Kutsal Ruhun Oğuldan gelmesini de, Oğul Kendisini ezelden beri doğuran Babasından ezelden beri alır.1
247 Filioque sözcüğü 381deki İstanbul Konsilinde açıklanan İnanç İlkelerinde yer almıyordu. Papa S. Leon, bunu eski Latin ve İskenderiye geleneklerine dayanarak, henüz Roma 381deki İnanç İlkelerini 451deki Kadıköy Konsilinde tanıyıp kabul etmeden önce 447de2 dogmatik olarak ilan etmişti. Bu ifadenin Credoya girerek Latin litürjisinde kullanılması yavaş yavaş olmuştur (VIII. ve IX. yüzyıllar arası). Latin litürjisi ile İznik-İstanbul Credosuna filioque sözcüğünün eklenmesi bugün bile Ortodoks Kiliseleri ile bir ayrılık nedenidir.
248 Doğu geleneği öncelikle Babanın Kutsal Ruha göre birinci kaynak niteliği üzerinde durur. Kutsal Ruhun Babadan çıktığını (Yu 15, 26) aynı zamanda Kutsal Ruhun Oğul aracılığıyla Babadan çıktığını3 söyler. Batı geleneği ise önce Baba ile Oğulun aynı özde olduklarını söyleyerek Kutsal Ruhun Babadan ve Oğuldan (filioque) geldiğini söyler. Bunu da haklı ve mantıklı bir biçimde4 ifade eder, çünkü Tanrısal kişilerin aynı özde olmalarındaki ebedi düzeni Babanın başlangıcı olmayan başlangıç5 olarak Kutsal Ruhun ilk kaynağı olmasını kapsar, ama aynı zamanda biricik Oğulun Babası olarak, Onunla birlikte Kutsal Ruhun geldiği biricik ana kaynaktır.6 Bu yerinde tamamlayıcı bilgi, katılaştırılmazsa belirtilen aynı giz gerçeğinde ifade edilen inanç benzerliğine dokunmaz.
III. İman doktrininde Kutsal Üçlü-Birlik
249 Kutsal Üçlü-Birlikin açınlanan gerçeği Hıristiyanlığın daha başından beri, özellikle de Vaftiz aracılığıyla yaşayan imanın köklerinde bulunuyordu. Bu inanç ifadesi vaftiz inancı kuralında, Kilisenin duasında, din eğitiminde ve vaazda açıkça belirtilmektedir. Bu açık ifadeler esinleme tanıklıkları olarak havarilerin yazılarında, daha sonra da liturjilerde görülmektedir: Rab Mesih İsanın lütfu, Tanrının sevgisi ve Kutsal Ruhun beraberliği hepinizle birlikte olsun7 (2 Kor 13, 13).
250 İlk yüzyıllar boyunca, Kilise gerek Üçlü-Birlike olan inanç anlayışını derinleştirmek gerek onu deforme edecek yanlış fikirlere karşı savunmak amacıyla bu inancını daha açık bir şekilde dile getirmeye çalıştı. Bu çalışma, Kilise babalarının dinbilimsel çalışmalarının yardımı ve Hıristiyan halkının inanç anlayışıyla desteklenen eskiden toplanmış Konsillerin görevleri arasında yer alıyordu.
251 Üçlü-Birlik dogmasının kaleme alınması amacıyla Kilise felsefe kökenli kavramlardan oluşan özel bir terminoloji geliştirmek zorunda kaldı: Töz, kişi ya da hipostaz, ilişki vb. Böyle davranarak imanı insan bilgeliğine tabi kılmadı, ancak bundan böyle insan aklıyla kavrayabileceğimizin çok ötesinde olan sözle anlatılamaz bir gizi belirtmeye çalışan bu terimlere işitilmemiş, yeni bir anlam kazandırdı.1
252 Kilise töz terimini (bazen öz ya da doğası) Tanrı varlığını tekliğinde belirtmek için; kişi ya da hipostaz terimini de Baba, Oğul ve Kutsal Ruhun kendi aralarındaki gerçek farklılıklarını belirtmek için; ilişki terimini de aralarındaki farklılığın birbirlerine olan göndermelerde yattığını göstermek için kullanmaktadır.
253 Üçlü-Birlik tektir. Biz üç tanrı olduğunu değil, ama tek bir Tanrıda üç kişi olduğunu söylüyoruz: Eşözlü Üçlü-Birlik.2 Tanrıdaki kişiler biricik tanrısallığı kendi aralarında paylaşmış değiller ama her biri tamamen Tanrıdır: Baba aynen Oğul gibi, Oğul aynen Baba gibi, Baba ve Oğul aynen Kutsal Ruh gibi bu gerçeğin kendisidirler, yani doğaları gereği tek Tanrıdırlar.3 Her üç kişi de Tanrısal doğa, öz ve tözdür.4
254 Tanrıdaki kişiler gerçekten birbirlerinden farklıdırlar. Tanrı tektir ama yalnız değildir.5 Baba, Oğul, Kutsal Ruh sadece Tanrı varlığının kiplerini belirten adlar değillerdir, zira kendi aralarında gerçekten farklıdırlar: Oğul olan kişi Baba değildir, Baba olan kişi de Oğul değildir, Kutsal Ruh olan kişi de ne Babadır ne Oğul.6 Temellerinden gelen ilişkiler yüzünden birbirlerinden farklıdırlar: Doğuran Babadır, Oğul doğandır, Kutsal Ruh gelendir.7 Tanrı tekliği Üçlüktür.
255 Tanrısal kişiler birbirlerine göre görecelidir. Çünkü Tanrı tekliğini bölmezler, kişilerin kendi aralarındaki gerçek farklılığın kaynağı sadece birbirlerine ilişkin ilişkileridir: Kişilerin öznel adlarında, Baba Oğula ilişkindir, Oğul Babaya ilişkindir, Kutsal Ruh da her ikisine; bu üç kişiden ilişkiler göz önüne alınarak söz edildiğinde, bir tek öze ya da doğaya1 inanılır. Nitekim, ilişkide karşıtlık görülmeyen yerde (onlarda) her şey birdir2. Bu birlik nedeniyle, Baba bütünüyle Oğul dadır, bütünüyle Kutsal Ruhtadır; Oğul bütünüyle Babadadır, bütünüyle Kutsal Ruhtadır; Kutsal Ruh bütünüyle Babadadır, bütünüyle Oğuldadır.3
256 İstanbuldaki Hıristiyan adaylarına Tanrıbilimci olarak anılan Nazianzlı Aziz Gregorius şu Üçlü-Birlik imanını emanet ediyor:
Her şeyden önce, Baba, oğul ve Kutsal Ruha olan inancımı, yani bu iyi mirası benim için koruyun. Her türlü zevki horgörmemi ve her türlü zorluklara katlanmamı sağlayan bu inanç için yaşadım ve mücadele ettim ve bununla öleceğim. Bugün bu inanç mirasını size emanet ediyorum. Bu inançla sizi şimdi suya sokup çıkaracağım. Bunu size yaşamınızın önderi ve yoldaşı olarak veriyorum. Size, Üçte Bir olarak var olan ve Üçü farklı bir biçimde içeren tek bir Tanrısallığı ve Gücü veriyorum. Töz ya da doğa aykırılığı olmayan, yükselten bir yüksek derecesi, alçaltan bir alçak derecesi olmayan Tanrılık. ( ) Bu üç sonsuzun sonsuz doğal uyumu. Her biri kendiliğinden göz önüne alınırsa tamamen Tanrıdır ( ) Üçü birlikte göz önüne alınırsa Tanrıdır ( ) Daha Birliği düşünmeye başlamadan Üçlük-Birlik görkeminde beni yıkıyor. Üçlü-Birliki düşünmeye daha başlamadan birlik yeniden içimi kaplıyor 4
257 Ey Üçlü-Birlikin çokmutlu nuru, Ey esas Birlik!5 Tanrı sonsuz mutluluk, ölümsüz yaşam, sönmeyen ışıktır. Tanrı Sevgidir: Baba, Oğul ve Kutsal Ruh. Tanrı mutlu yaşamının yüceliğini özgürce aktarmak istiyor. Tanrının dünya daha yaratılmadan önce sevgili Oğlunda oluşturduğu, Mesih İsa aracılığıyla evlatları olalım diye bizi önceden belirlediği (Ef 1, 4-5) yani evlat olma Ruhu sayesinde (Rom 8, 15) Oğlunun suretini yeniden oluşturmak amacıyla yazdığı (Rom 8, 29) lütufkâr tasarısı işte budur (Ef 1, 9). Bu tasarı Üçlü-Birlike ait sevgiden hemen doğan yüzyıllar öncesinden verilmiş bir lütuftur (2 Tim 1, 9-10). Bu lütuf tüm yaratılış eserine, düşüşten sonraki tüm esenlik tarihine, Kilise misyonunun sürdürdüğü Oğul ve Kutsal Ruhun misyonlarında yayılmaktadır.1
258 Tanrının bütün tasarısı üç Tanrısal kişinin ortak eseridir. Bir tek ve aynı doğaya sahip olduğu gibi, Üçlü-Birlikin çalışması da tek ve aynıdır.2 Baba, Oğul ve Kutsal Ruh yaratıkların üç ana kaynağı değil, biricik ana kaynağıdır.3 Bununla birlikte, her Tanrısal kişi ortak eseri kendi kişisel özelliğine göre yapmaktadır. Kilise, Yeni Antlaşmaya4 dayanarak her şeyin bir Tanrı ve Baba sayesinde var olduğu, her şeyin bir Rab Mesih İsa için yaratıldığı, her şeyin bir Kutsal Ruhta olduğu5 bilinir. Özellikle Kutsal Ruhun armağanı ve Oğulun cisimlenmesinin Tanrısal misyonları, Tanrısal kişilerin özelliklerini ortaya çıkarır.
259 Aynı zamanda kişisel ve ortak olan tüm Tanrı tasarısı Tanrısal kişilerin özelliklerini ve onların doğasını tanıtır. Tüm Hıristiyan yaşamı da Tanrısal kişilerin her biriyle, onları hiçbir suretle ayırmadan, birlik içinde olmak demektir. Babayı yücelten kişi, bunu Kutsal Ruhta Oğul aracılığıyla yapar; Mesihi izleyen kişi, bunu Baba onu çektiği6 ve Kutsal Ruh onu devindirdiği7 için yapar.
260 Tüm Tanrı tasarısının nihai akıbeti, yaratıkların Çokmutlu Üçlü-Birlikin tam birliğine girmesidir.8 Ama Çok Kutsal Üçlü-Birlik şimdiden bizim içimizde oturacaktır: Beni seven sözüme uyacaktır, Babam da onu sevecektir, ona geleceğiz ve onu kendi konutumuz yapacağız (Yu 14, 23):
Ey Tanrım, taptığım Üçlü-Birlik, kendimi tamamen unutmama yardımcı ol ki, ruhum şimdiden sanki sonsuz yaşamdaymış gibi, hareketsiz ve sakin bir şekilde sende yerleşebilsin! Ey benim değişmez olanım, hiçbir şey huzurumu bozmasın ve beni senden ayırmasın, ancak geçen her dakika beni senin gizinin derinliklerine daha çok götürsün! Ruhumu yatıştır, onu cennetin, hoşnut kıldığın konutun ve dinlence yerin haline getir; orada seni hiçbir zaman yalnız bırakmayayım, orada tüm benliğimle, tam inançla senin yaratıcı faaliyetine kendimi vereyim.9
ÖZET
261 Çok Kutsal Üçlü-Birlik gizi Hıristiyan yaşamı ve imanının temel gizidir. Bunun bilgisini bize ancak Tanrı kendisini Baba, Oğul ve Kutsal Ruh olarak açınlayarak verebilir.
262 Tanrının Oğlunun cisimlenmesi Tanrının ebedi Baba olduğunu, Oğulun Baba ile aynı özde olduğunu açınlar, kısacası Tanrı Onda ve Onunla birlikte aynı tek Tanrıdır.
263 Baba tarafından Oğul adına1 ve Babanın yanındaki Oğul tarafından gönderilen Kutsal Ruhun misyonu (Yu 15, 26) onlarla birlikte aynı tek Tanrı olduğunu açınlar. Ona Baba ve Oğul ile birlikte aynı şekilde tapılır ve O aynı şekilde yüceltilir.
264 Kutsal Ruh ilk ana kaynak olan Babadan gelir, Babanın Oğula olan ebedi armağanıyla, Baba ve Oğuldan birlikte gelir.2
265 Baba, Oğul ve Kutsal Ruh adına Vaftiz olarak bu dünyada imanın karanlıkları içinde, ölümden sonra da ebedi nurda Çokmutlu Üçlü-Birlikin yaşamını paylaşmaya davet edilmiş olduk.3
266 Hıristiyan Katolik inancı, Üçlü-Birlikte tek Tanrıya ve tek Tanrıda Üçlü-Birlike, kişileri karıştırmadan ve kişileri cevherden ayırmadan inanmaktan ibarettir: Çünkü Babanın kişiliği ayrıdır, Oğulun kişiliği ayrıdır, Kutsal Ruhun kişiliği ayrıdır; ama Babanın, Oğulun ve Kutsal Ruhun Tanrılıkları bir, yücelikleri eşit ve krallıkları sonsuza dek ortaktır.4
267 Oldukları ile ayrılmaz olan Tanrısal kişiler, yaptıkları ile de ayrılmazlar. Ancak biricik Tanrısal çalışmada her biri Üçlü-Birlikte kendilerine özgü şeyi ortaya çıkarırlar, özellikle Oğulun cisimlenmesinde ve Kutsal Ruhun armağanındaki Tanrısal misyonlarda.
268 İnanç İlkelerinde Tanrının Tanrısal niteliklerinden yalnızca Herşeye Kadirliği belirtilmiştir: Bunu söylemek yaşamımız için çok önemlidir. Bunun evrensel olduğuna inanıyoruz, zira her şeyi yaratan5 Tanrı aynı zamanda her şeyi yönetebilir ve her şeyi yapabilir; sevgi doludur, çünkü Tanrı Babamızdır;1 gizemlidir, çünkü güçsüzlükte tamamlandığında (2 Kor 12, 9) onu ancak iman ayırt edebilir.2
O istediği her şeyi yapar (Mzm 115, 3)
269 Kutsal Yazılar Tanrının evrensel gücünü birçok kez dile getirirler. Tanrının gücüne Yakupun Gücü (Yar 49, 24; İş 1, 24), orduların Rabbi, Güçlü, Yaman (Mzm 24, 8-10) denir. Tanrı yer ve gökte Herşeye Kadirse (Mzm 135, 6), onları yarattığı içindir. Onun için imkânsız yoktur3 ve eserini istediği gibi düzenler;4 O düzenlemiş olduğu evrenin Rabbidir, evren de tamamen Onun emrindedir; O tarihin Efendisidir; O yürekleri ve olayları istediği gibi yönetendir:5 Yüce gücün daima emrindedir, kim kolunun gücüne karşı gelebilir? (Bil 11, 21).
Herkese acırsın, çünkü Sen her şeyi yapabilirsin (Bil 11, 23)
270 Tanrı Herşeye Kadir Babadır. Kadirliği ve babalığı karşılıklı olarak birbirlerini aydınlatır. Nitekim, babalık Herşeye Kadirliğini bizim ihtiyaçlarımıza gösterdiği özen biçimiyle gösterir;6 Herşeye Kadir Rab Size Baba olacağım, sizler de benim oğullarım ve kızlarım olacaksınız (2 Kor 6, 18), diyerek bizi evlatlığa kabul ettiğini belirtir; sonsuz merhametiyle, gücünü günahları özgürce bağışlayarak gösterir.
271 Tanrının Herşeye Kadirliği hiçbir surette keyfi değildir: Tanrıda güç ve öz, irade ve akıl, bilgelik ve adalet tek ve aynı şeydir, öyle ki Tanrı iradesinde ya da Tanrının bilge aklında olan her şey Tanrısal gücünde de olur.7
Tanrının görünüşteki güçsüzlüğünün gizi
272 Tanrı Babanın Herşeye Kadirliğine olan inanç, kötülük ve acı tecrübesiyle denemeye tabi tutulabilir. Tanrı kimi zaman yokmuş ve kötülüğe engel olmaktan acizmiş gibi görünür. Oysa, Tanrı Baba Kendi Herşeye Kadirliğini, en gizemli biçimde kötülüğü yenmiş olduğunu isteyerek alçalmasında ve Oğlunun dirilişinde gösterdi. Böylece, haça gerilmiş Mesih Tanrının gücü ve Tanrının bilgeliğidir. Çünkü Tanrının çılgınlığı insan bilgeliğinden daha üstün, Tanrının zayıflığı insan gücünden daha güçlüdür (1 Kor 1, 24-25). Tanrı Baba gücünün kudretinin aldığı görünümü biz inanlılar için Mesihin Dirilişinde ve yüceltilmesinde gösterdi (Ef 1, 19-22).
273 Tanrının Herşeye Kadirliğinin gizemli yollarına yalnızca iman girebilir. Bu iman Mesihin gücünü üzerine çekebilmek için kendi güçsüzlükleriyle övünür.1 Bu iman konusunda Meryem Ana örnek bir model oluşturur. Meryem Ana Tanrı için her şeyin mümkün olduğuna inandı (Lk 1, 37). Meryem Ana, Güçlü Olan, benim için büyük işler yaptı, Onun adı kutsaldır, (Lk 1, 49) diyerek Rabbi yüceltti.
274 Tanrı için hiçbir şeyin imkânsız olmadığı inancını ruhlarımıza derinden kazımak kadar hiçbir şey umudumuzu ve inancımızı pekiştirmez. Çünkü aklımızda yalnızca Tanrının Herşeye Kadirliği düşüncesi bulunuyorsa, Credonun daha sonra bize sunacağı, en büyük, en anlaşılmaz, doğa yasalarının en üstündeki her şeyi aklımız hiç tereddüt etmeden ve kolayca bunları kabul edecektir.2
ÖZET
275 Adil kişi Eyüp ile birlikte Sen Herşeye Kadirsin: Düşündüğün her şeyi gerçekleştirebilirsin (Ey 42, 2) diyebiliriz.
276 Kilise, duasını Kutsal Kitapa sadık kalarak, Tanrı için imkânsız bir şey yoktura kesin inanarak Herşeye Kadir ve ebedi Tanrıya sunar (omnipotens sempiterne Deus ) (Yar 018, 14; Lk 1, 37; Mt 19, 26).
277 Tanrı Herşeye Kadirliğini bizleri günahlarımızdan döndürerek ve bizleri lütfuyla dostluğuna almakla gösterir: Tanrı gücünü en iyi şekilde sen sabrettiğin ve acıdığın zaman gösterir 3
278 Babanın bizi yarattığına, Oğulun bizi kurtardığına, Kutsal Ruhun bizi kutlulaştırdığına inanmadan Tanrı sevgisinin Herşeye Kadir olduğuna nasıl inanabiliriz?